
Doğallığın Gücü: Kendi Dokunuzla Yenilenme
Yüze yağ enjeksiyonu, tıbbi adıyla yağ dokusu transferi, halk arasındaki tabiriyle yağ dolgusu işlemi; yüzün hacim kaybını gidermek, yüzü germek ve gençleştirmek için yapılan oldukça etkili memnuniyet oranı yüksek tıbbi bir uygulamadır.
Yaşlanma sürecinde yüzümüz hacim kaybeder ve sarkar, cildimiz kırışır ve yıpranır. Yağ transferi işlemi ile bu sorunlar giderilebilir. Yüze yağ enjeksiyonu, medikal estetikte son yıllarda en çok tercih edilen doğal dolgu ve yenileyici yöntemlerden biridir. Bu uygulamanın en büyük avantajı, kişinin kendi yağ dokusunun kullanılmasıdır. Bu sayede vücuda yabancı bir madde enjekte edilmez, alerjik reaksiyon riski yoktur ve sonuçlar doğal, etkileyici ve uzun ömürlüdür. Yağ dokusu aynı zamanda kök hücreden zengin bir canlı dokudur. Bu doku, hem hacim kazandırıp yüz germe hem de cilt kalitesini içeriden yenileyerek daha parlak, esnek ve sağlıklı bir görünüm sağlar.
Yüze Yağ Enjeksiyonu Nasıl Yapılır?
Yağ enjeksiyonunda; yağlar vücudun yağ fazlalığı olan bölgelerinden özel tekniklerle elde edilir. Göbek bölgesi sık kullanılan ve yüz ile uyumlu alanlardandır. İşlem; iğne deliklerinden yapıldığı için kesi ve dikiş olmadan uygulanır. İşlem tamamen steril klinik koşullarda, lokal anestezi altında ve genellikle 2–2,5 saat içinde tamamlanır.
1. Yağ Alımı (Donör Bölge)
İlk aşamada hastanın karın, bel, uyluk içi veya diz içi gibi bölgesinden küçük bir kanül yardımıyla yağ alınır. Bu işlem cerrahi bir operasyon değildir, kesi yapılmaz, sadece milimetrik giriş noktalarından yağ çekilir.
2. Yağın Ayrıştırılması ve Saflaştırılması
Alınan yağ dokusu, özel sistemlerden geçirilerek saflaştırılır ve hücresel olarak zenginleştirilir. Modern tekniklerde (örneğin mikrogreft veya nanofat yönteminde) yağ dokusu özel filtrelerden geçirilerek mikron boyutuna getirilir.
Bu aşamada yağın içinde bulunan stromal vasküler fraksiyon (SVF) — yani kök hücre açısından zengin kısım — ayrıştırılarak yağ ile karıştırılır.
3. Yüze Enjeksiyon
Elde edilen saf ve kök hücreden zengin yağ dokusu, yüzün ihtiyaç duyulan bölgelerine çok ince kanüller yardımıyla enjekte edilir. Bu bölgeler genellikle: göz altı çöküklükleri, yanak, elmacık kemikleri, nazolabial çizgiler, şakaklar, dudak çevresi ve çene hattıdır.
Yüz Yağ Dolgusu Kimlere Uygulanır?
Yüze yağ dolgusu; yaşlanma sürecinde yüzde hacim kaybı ve sarkma varsa 30'lu yaşlardan sonra uygulanabilir. Kişinin yüz yapısına bağlı olarak ihtiyaç halinde daha erken yaşlarda da yapılabilir.
Yağ Dolgusu Kalıcı Mı?
Yüze yağ transferi uygulamasıyla enjekte edilen yağların bir kısmı tamamen kalıcıdır. Yani enjekte edilen yağın bir kısmı sizinle birlikte yaşayacak ve yaşlanacaktır. Kalan yağ hücreleri yeni bölgede damar ağına entegre olur ve kalıcı hale gelir.
Bu nedenle ilk 3 ayda sonuçlar oturur ve nihai görünüm 6. ayda ortaya çıkar.
SVF (kök hücre) destekli uygulamalarda yağın tutulum oranı çok daha yüksektir (%80’e kadar) ve cilt dokusunda gözle görülür bir yenilenme sağlanır. Yüze yağ transferi 2-3 yıl boyunca maximum etki gösterir.
Yağ Dolgusu Sonrası İyileşme Süreci
Uygulama sonrasında hastalar aynı gün evine dönebilir.
Yağ alım bölgelerinde ve yüzde sadece hafif ödem ve morluklar olabilir; bu etkiler genellikle 3–7 gün içinde azalır ve geçer.
Yüz Yağ Doku Transferi Yöntemleri
Yüze yağ doku transferinde kişiye özel olarak kullanılabilecek çeşitli teknikler mevcuttur. Hangi tekniğin hangi hastada ve hangi amaçla kullanılacağı konusu tamamen hastaya özeldir. Mikro Yağ Grefti (Microfat), Nano Yağ Grefti (Nanofat), Yüze Multiplanar Yağ Doku Transferi gibi yöntemler mevcuttur.
Yağ Enjeksiyonunun Avantajları
- Tamamen doğal: Kendi hücreleriniz kullanıldığı için yabancı madde veya kimyasal içermez.
- Biyouyumlu ve güvenli: Alerjik reaksiyon, granülom veya yabancı cisim reaksiyonu riski yoktur.
- Kök hücreden zengin: Cilt kalitesini artırır, kolajen üretimini destekler.
- Doğal ve yumuşak sonuçlar: Yüz mimiklerine uyumlu, dinamik bir görünüm sağlar.
- Kalıcı etki: Uygulanan yağ hücrelerinin bir kısmı kalıcı olarak yaşar.
- Nem ve parlaklık artışı: Cilt tonunda aydınlanma ve canlılık gözlenir.
Yağ Transferi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
- İlk 48 saat boyunca yüz bölgesine baskı uygulanmamalı, yüzüstü yatılmamalıdır.
- İlk 1 hafta boyunca ağır egzersiz, sauna, solaryum ve sıcak duş önerilmez.
- Hafif ödem veya morluklar normaldir; soğuk kompres ve yüksek yastıkla uyumak iyileşmeyi hızlandırır.
- Alkol ve sigara tüketimi damar yapısını olumsuz etkileyerek yağ hücrelerinin tutulum oranını azaltabilir.
- Doktor kontrolünde verilen özel nemlendirici veya rejeneratif krem uygulamaları destekleyici etki yapar.
Yağ Dolgusunda Yan Etkiler ve Güvenlik
Yağ enjeksiyonu, kişinin kendi dokusuyla yapıldığı için son derece güvenli bir işlemdir. Yine de tıbbi her prosedürde olduğu gibi bazı hafif ve geçici yan etkiler görülebilir:
- Hafif ödem veya şişlik (3–5 gün içinde geçer)
- Morarma veya hassasiyet
- Enfeksiyon riski son derece düşüktür; steril koşullarda yapılan işlemlerde neredeyse hiç görülmez.
Yüze Yağ Enjeksiyonu Fiyatları
Yağ enjeksiyonu işleminin ücreti; işlemin yapıldığı kliniğe, tekniğe ve hastanın ihtiyacına göre değişir.
Sonuç
Yüze yağ enjeksiyonu, mikrogreft ve SVF kök hücre uygulamaları; estetik dünyasının en doğal, en biyolojik ve en güvenli yöntemleri arasında yer alır.
Dr. Abdullah Ünal tarafından Nişantaşı’nda gerçekleştirilen bu uygulama, yüz hatlarını yeniden şekillendirirken aynı zamanda cildi gençleştiren biyolojik bir yenilenme sağlar.